Moore Yasası Ne Söyler?

Moore Yasası (Moore’s Law), Intel’in kurucularından biri olan Gordon Moore tarafından 1965 yılında ortaya atılmış kehanet tadında bir tahmindir.

❓ Neden kehanet tadında bir tahmin ❓

Her ne kadar “Moore Yasası” olarak lans edilse de bu bildiğimiz manada bir yasa değildir. Zaten bizzat Moore’un kendisi tarafından da bu yasa olarak tanımlanmamıştır. Zira, bu tahminini yaparken belirli bir matematiksel model kullanmak yerine gözlemlerini baz alacak şekilde bir tahminde bulundu.

Moore Yasası Ne zaman Ortaya Çıktı?

İlk olarak 1965 yılında Electronics Magazine’de yayımlanan bir makalede, Moore, transistör teknolojisindeki gelişmeleri analiz edip bu uğurda yapılan gelişmeleri gözlemlediğini ve ilgili teknolojinin benzer bir gelişmeyi gelecekte de sürdürmeye devam edeceğini kaçınılmaz bulduğunu belirtti.

Minimum bileşen maliyetleri için karmaşıklık her yıl kabaca 2 prim oranı artmaktadır… Kısa vadede artış göstermesedde bu oranın bu şekilde devam etmesi beklenebilir. 1975’e kadar bileşenlerin sayısı minimum maliyetli her bir entegre devre için 65 bin olacaktır. Böyle büyük bir devrin tekbir plaka üzerine sığdırabileceğine ben inanıyorum.

Gordon Moore ~ Electronics Magazine

Moore, tabiri caizse gözlemlerini “Alime malum olurmuş” tadında “Her iki yılda bir transistör sayısının yaklaşık olarak iki katına ulaşacaktır” şeklinde neticelendirdi.

Her ne kadar matematiksel bir modele dayandırılmasa da bilgisayar endüstrisindeki ilerlemeler ve transistör teknolojisindeki gelişmeler ışığında Moore’un bu tahminin yüksek bir doğruluk payına sahip olduğu görülmüştür.

1965’li yıllarına şöyle bir baktığımızda dönemin bilgisayar ve transistörlerin günümüzdeki emsallerinden oldukça farklı olduğu görülecektir.

Moore Yasası ve Bilgisayarlar
Geçmişten Günümüze Bilgisayarlar

❓ Neden transistörlerin boyutu küçültülmeye çalışılıyor ❓

Çünkü daha güçlü, daha hızlı ve daha küçük bilgisayar ve elektronik cihazların üretilebilmesi için transistörlerin boyutunun olabildiğince küçültülmesi gerekiyor. Zira transistörlerin boyutu küçüldükçe daha fazla sayıda transistörün bir mikroçipe sığdırılabilmesi mümkün hale geliyor. sağlar ve cihazların daha yüksek performanslı ve daha verimli olmasına olanak tanır.

Bu yasa, her iki yılda bir, bir mikroçip üzerindeki transistör sayısının yaklaşık olarak iki katına çıkacağını söyler.

❓ Peki neden 10 kat değil de 2 kat ❓

Moore yasası, transistörlerin boyutunun küçültülmesine dayalı bir tahmin olduğundan, bu tahminin doğruluğu, teknolojik sınırlamalara bağlıdır. Özellikle, transistörlerin çok küçük boyutlarda üretimi, teknik zorluklarla karşılaşır ve maliyetli hale gelebilir. Zaten öngörünün güzelliği de burada yatıyor; işin içine diğer bilinmeyenleri de koyunca makul olanın bu olduğu görülüyor.

Ayrıca, transistör sayısının her yıl on kat artması gibi hızlı bir artış, çok büyük ölçekli bir üretim ve tüketim gerektirir. Haliyle bu da çeşitli ekonomik ve endüstriyel faktörlerle de kolayca sınırlanabilir.

1970’li yıllara dönüp baktığımızda entegre bir çipe yerleştirilmiş yaklaşık 1000 tane transistör bulunmaktadır. Bu sayı günümüzde ise 6.8 milyar seviyelerine çıkmıştır.

Moore Yasası
Moore Yasası

❓ Moore Yasası ne zamana kadar doğru olacak ❓

Az önce de söylediğimiz gibi, transistörlerin boyutu küçüldükçe, bir mikroçip üzerinde daha fazla sayıda transistör sığdırılabiliyor ve böylece transistör sayısı artıyor. Ne yazık ki bu küçülme işlemi de sınırsız değildir ve doğal olarak birtakım teknik zorluklarla karşılaşılır.

Örneğin, transistörlerin boyutu küçüldükçe, elektrik akımının geçişinde bazı problemler yaşanabilir. Ayrıca küçük transistörlerdeki ısı problemi cihazın performansını ve ömrünü olumsuz etkileyebilir, hatta çipin erimesine bile yol açabilir.

Zaten bir noktada transistörlerin ürettikleri yüksek sıcaklıklar, daha da küçük devrelerin oluşturulabilmesini imkansız kılacaktır. Kaldı ki transistörlerin soğutulması için gerekli enerji miktarı bir hayli arttığından verimlilik problemleri de ortaya çıkacaktır.

Transistörlerin boyutu bir noktadan sonra artık daha da küçültülemeyecek seviyeye ulaştığında daha gelişmiş bilgisayar ve elektronik cihazların üretilmesi için moleküler transistörler ve kuantum bilgisayarlar gibi yeni teknolojiler rol alabilir.

İlgili Makaleler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Başa dön tuşu